Sayfalar

Perşembe, Ağustos 26, 2021

Anlatmayı Unutuyoruz

Bazen aşırı gururlu davrandığımız anlar olmuyor değil. Öyle anlarda susuyoruz. Kelimeler dilimizden bir dökülse, yeterli, anlamlı bir cümle kurulmayacakmış gibi geliyor. Anlatmayı tercih etmiyoruz hiç, ya da unutuyoruz anlatmayı. 

Susarak anlaşılmayı bekliyoruz. Sanki suskunluk bütün anlamları yutmuş gibi davranıyoruz. Gururuna mı yeniliyor insan ya da, kırılıyor mu en derinden? Belki de her şeyi anlatsa, istediği o anlamı göremeyeceğinden mi susuyor?  Zamanın akıp gittiğinden, o anın bir daha yakalanmayacağından habersiziz. 

Kafamızda kurduğumuz bütün diyaloglar yaşanmadan unutulup gidiyor. Kendimizi kendimize savunurken, yenilgiyle karışık çaresiziz. Anlatmıyoruz hiç, anlatamıyoruz belki de. Belki de anlatmaya hazır değiliz ama belki de en geçerli neden, anlatmamıza bizim değil, karşımızdakinin hazır olmamasıdır. Dinlemeyi bilirken, suskunluğumuzla konuşur olmuşuz. Bir noktadan sonra dökülmeyi de beceremiyoruz. 

Belki de bu kadar hesaplı, bu kadar düzenli olmamalı her şey ve an, ana bırakılarak yaşanmalı... Planlamadan, düşünmeden, sadece hislerle, bırak ne olursa olsun diyerek yaşanmalı belki de. 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder